Havuz ve SPA’larda Mikrobiyolojik Riskler: Pseudomonas Aeruginosa Nedir ve Nasıl Kontrol Altına Alınır?

Yazar: Eda GEDİKOĞLU

24 Nov 2025

Pseudomonas aeruginosa, yalnızca sağlık kuruluşlarında değil; yüzme havuzları, SPA alanları ve günlük yaşamın birçok noktasında karşılaşılabilen, oldukça dirençli ve yaygın bir bakteridir. Oksijenle yaşayan (aerobik) bu bakteri, sahip olduğu özgün hücre duvarı yapısı sayesinde antibiyotiklere ve dezenfektanlara karşı doğal bir dayanıklılık gösterir.

E-Dergi

Pseudomonas aeruginosa, yalnızca sağlık kuruluşlarında değil; yüzme havuzları, SPA alanları ve günlük yaşamın birçok noktasında karşılaşılabilen, oldukça dirençli ve yaygın bir bakteridir. Oksijenle yaşayan (aerobik) bu bakteri, sahip olduğu özgün hücre duvarı yapısı sayesinde antibiyotiklere ve dezenfektanlara karşı doğal bir dayanıklılık gösterir.

SUMMARY

Pseudomonas aeruginosa is a highly resilient and widespread bacterium encountered not only in healthcare settings but also in swimming pools, spa facilities, and many other areas of daily life. This aerobic bacterium exhibits natural resistance to antibiotics and disinfectants due to its unique cell wall structure.

Toprakta, suda, insan ve hayvanların deri ve mukozalarında sıkça rastlanan Pseudomonas aeruginosa, enfeksiyon bölgelerinde oluşturduğu mavi-yeşil renkli iltihaplanma ile karakterizedir.

Hangi Hastalıklara Sebep Olur?

Normal şartlarda vücudun doğal mikroflorasının bir parçası olabilen bu bakteri, bağışıklık sistemi zayıf kişilerde veya deri-mukoza bütünlüğünün bozulduğu durumlarda hızla patojenik hale gelebilir.

Pseudomonas aeruginosa’nın neden olabileceği başlıca enfeksiyonlar şunlardır:

  • Cilt enfeksiyonları: Kızarıklık, kaşıntı, tahriş ve döküntü.
  • Kulak enfeksiyonları: “Yüzücü kulağı” olarak bilinen otitis eksterna; dış kulak kanalında ağrı, şişlik ve kızarıklığa yol açar.
  • Göz enfeksiyonları: Konjonktivit, gözde kızarıklık ve sulanma.
  • Solunum ve idrar yolu enfeksiyonları: Özellikle bağışıklığı zayıf kişilerde ciddi tablolar oluşturabilir.

Nasıl Bulaşır?

Yüzme havuzlarında bakteri, kirlenmiş suyla veya havuz duvarları, duş alanları ve soyunma odaları gibi kontamine yüzeylerle temas yoluyla bulaşabilir. Ayrıca bakteriler su üzerinde aerosol oluşturarak havaya karışabilir ve solunum yoluyla da vücuda girebilir.

Ter, kozmetik ürünleri, cilt yüzeyi ve kullanıcı yoğunluğu gibi faktörler bakterinin havuza taşınmasını kolaylaştırır. Dezenfeksiyon düzenli yapılmadığında Pseudomonas aeruginosa hızla çoğalabilir.

Havuzlarda Neden Tehlikeli?

Pseudomonas aeruginosa tespit edilmesi, havuz işletmecileri açısından ciddi bir hijyen sorunu anlamına gelir. Bu bakterinin en önemli özelliklerinden biri, biyofilm oluşturabilmesidir. Biyofilmler, bakterilerin yüzeylerde oluşturduğu yapışkan tabakalardır ve dezenfektanların bu yapıya nüfuz etmesini zorlaştırır.

Ayrıca bakteri, klor gibi yaygın dezenfektanları parçalayabilen enzimler üretebilir. Bu nedenle şok klorlama dahi çoğu zaman etkisiz kalabilir.

Ölçüm Standartları ve Test Sıklığı

Hijyen kuralları, havuz suyunda Pseudomonas aeruginosa’nın hiçbir miktarda bulunmaması gerektiğini belirtir. Standartlara göre 500 ml su örneğinde dahi bakteri tespit edilmesi kabul edilmez.

Pseudomonas aeruginosa testi, genellikle diğer temel bakteriyolojik testlerde (GCB veya E. coli) uygunsuzluk görülmesi hâlinde yapılır ve havuzların aylık rutin kontrollerinin bir parçasıdır.

Tespit Edildiğinde Ne Yapılmalı?

Mevzuata göre, havuz suyunda Pseudomonas aeruginosa saptanması durumunda havuz suyu tamamen boşaltılmalı, yüzeyler mekanik olarak temizlenmeli ve uygun kimyasallarla dezenfekte edilmelidir. Bu işlem yalnızca kamusal havuzlarda değil, özel kullanıma açık tüm havuzlarda zorunludur.

Sırasıyla uygulanması gereken adımlar şunlardır:

  • Havuzun kapatılması ve hazırlık
  • Suyun tamamen boşaltılması
  • Havuz duvarları ve zeminlerin mekanik olarak temizlenmesi
  • Tüm yüzeylerin kimyasal dezenfeksiyonu
  • Çevre alanların temizliği (duşlar, soyunma odaları, merdivenler)
  • Tatlı su ile doldurma
  • Şok klorlama ve güçlü sirkülasyon
  • Filtrelerin ters yıkama ve dezenfeksiyonu
  • Klorun çalışma seviyelerine düşürülmesi
  • Tekrar laboratuvar testleri

Su, gerekli tüm parametrelerde uygun hale geldikten sonra havuz yeniden hizmete açılabilir.

Özel Havuzlarda Durum

Özel kullanım amaçlı havuzlarda bazı operasyonel esneklikler bulunsa da, Pseudomonas aeruginosa ile mücadelede suyun tamamen boşaltılması çoğu zaman en güvenli çözümdür. Nadiren çok yüksek klor dozlarıyla (20 mg/L ve üzeri) su boşaltılmadan da sonuç alınabilir; ancak bu yöntem havuz kaplamalarına ve ekipmanlara zarar verme riski taşır.

Alternatif ve Destekleyici Çözümler

Biyofilmler ve dirençli bakterilerle mücadelede en başarılı yöntemler, kombine dezenfeksiyon sistemleridir:

  • UV dezenfeksiyonu: Pseudomonas aeruginosa dahil birçok mikroorganizmayı etkisiz hâle getirir.
  • Ozonlama: Güçlü oksidasyon etkisiyle bakteri zarlarını parçalar.
  • UV + Ozon + Klor kombinasyonu:
    En modern ve etkili dezenfeksiyon yaklaşımıdır.
    • Klor tüketimini azaltır
    • Koku ve bulanıklığı giderir
    • Dirençli patojenlere karşı yüksek etkinlik sağlar
    • Klor yan ürünlerini parçalayarak kullanıcı sağlığını korur

Sonuç

Pseudomonas aeruginosa, havuz hijyeni açısından en riskli mikroorganizmalardan biridir ve varlığı ciddi sağlık tehdidi oluşturur. Bu nedenle düzenli izleme, standartlara uygun su kimyası yönetimi, biyofilm oluşumuna karşı etkili temizlik ve modern dezenfeksiyon teknolojilerinin kullanımı kritik önem taşır.

Güvenli ve sağlıklı bir havuzun anahtarı; düzenli kontrol, uygun dezenfeksiyon ve kombine arıtma sistemleriyle desteklenen bütüncül bir yaklaşım benimsemektir.


Pseudomonas Aeruginosa

Dergimize reklam vermek ister misiniz?

Markanızın tanıtımını yaparak sektördeki yerinizi sağlamlaştırın

Şimdi İletişime Geçin